HOŞGELDİM


"HOŞ GELDİNİZ" ve umarım "HOŞ BULARAK" AYRILIRSINIZ... 😊

BU BLOGDAKİ HER ŞEY, KENDİMİZİ "BİRAZ DAHA İYİ HİSSETMEK" AMACIYLA PAYLAŞILIYOR...

KUR'AN'DAN, RUHUMUZA HUZUR VEREN AYETLER; UMUT VE YAŞAMA SEVİNCİ AŞILAYAN ŞİİRLER VE ŞARKILAR; ÖZENLE SEÇİLMİŞ FAYDALI ÖZLÜ SÖZLER VE ALINTILAR; İÇİMİZİ AÇAN HARİKA FOTOĞRAFLAR VE TABLOLAR; YOL GÖSTERİCİ HİKAYE VE MASALLAR; HUZUR VEREN SÖZSÜZ MÜZİKLER (DALGA, MARTI, YAĞMUR, KUŞ, DERE SES KAYITLARI VEYA MOTİVASYON MÜZİKLERİ); ŞİFA VEREN MÜZİKLER vs. vs.

MUTLAKA İÇLERİNDEN BİRİ VEYA BİRKAÇI SİZE DE HİTAP EDECEKTİR; ONLARI KENDİ İYİLİĞİNİZ İÇİN KULLANIN!

HUZURLU OLMAK İÇİN "KİŞİSEL ÇABA ve İSTEK" GEREKTİĞİNİ HEP HATIRLAYALIM ve KENDİ HUZURUMUZU İNŞA ETMEK İÇİN BİR AN EVVEL HAREKETE GEÇELİM İNŞALLAH...

HUZUR BULANLARDAN VE ŞÜKREDENLERDEN OLABİLMEMİZ ÜMİT VE DUASIYLA... 💖

"Huzuru ifade eden şiirlerden mısralar ya da kutsal metinlerden cümleler okumak, zihin yapınıza İYİLEŞTİRİCİ MERHEM etkisi yapar." Norman Vincent Peale


26 Ocak 2021 Salı

DEPRESYONU YENMEK İÇİN - MARTİN SELİGMAN - ÖĞRENİLMİŞ İYİMSERLİK - TAVSİYE KİTAPLARDAN ALINTILAR

KADINLARIN DEPRESYONA YAKALANMA OLASILIĞI, ERKEKLERİNKİNDEN İKİ KAT FAZLA OLMAK ZORUNDA MI? YA ONLARIN UYGULADIĞI YÖNTEMİ BİZLER DE ÖĞRENİRSEK! 😉



Öğrenilmiş iyimserlik, kendinize olumlu şeyler söylemekten ibaret değildir. Önemli olan, başarısız olduğunuzda neler DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ ve OLUMSUZ DÜŞÜNMEMENİN GÜCÜnü kullanmanızdır. Yaşamın hepimize gösterdiği aksaklıkları yaşadığınızda KENDİNİZE SÖYLEDİĞİNİZ YIKICI ŞEYLERİ DEĞİŞTİRMEK, iyimserliğin merkezindeki beceridir.” Martin Seligman

 

Kadınların depresyona yakalanma olasılığı, erkeklerinkinden İKİ KAT FAZLADIR çünkü ortalama olarak kadınlar, sorunları hakkında DEPRESYONU BÜYÜTECEK ŞEKİLDE DÜŞÜNÜRLER.

Erkekler, derinlemesine düşünmek yerine HAREKETE GEÇME eğilimindedirler oysa kadınlar, depresyonları konusunda UZUN UZUN DÜŞÜNÜR, onu ÇÖZÜMLEMEYE ve KAYNAĞINI BELİRLEMEYE çalışırlar. Psikologlar, bu takıntılı ÇÖZÜMLEME SÜRECİNE, “DÜŞÜNCEYE DALMA” derler.

Bu sözcüğün İngilizcedeki birincil anlamı, “geviş getirmek”tir. Bu düşünceye dalan insanların yaptığı şey; sığır, koyun ve keçi gibi hayvanların geviş getirmesiyle aynı gibidir!

“Açıklama tarzı”; olayların olma nedenlerini kendinize açıklarken kullanmayı alışkanlık haline getirdiğiniz tarzdır. “Kötümser açıklama tarzı”yla bir araya gelen “düşünceye dalma”, şiddetli depresyonun baş sebebidir. İyi haber şu ki, “kötümser açıklama tarzı” ve “düşünceye dalma”, kalıcı olarak değiştirilebilir. Bilişsel terapi, iyimser bir “açıklama tarzı” yaratabilir ve düşünceye dalmayı azaltabilir.

 

“Kadınların neden erkeklerden iki kat daha fazla oranda depresyona girdiklerini açıklamak için üç kuram ortaya atılmıştır ve bunların en önemli olanı, düşünceye dalmayla İlgİlİdİr.

Bu görüşe göre; bela kendini gösterdiğinde, kadınlar DÜŞÜNÜR, erkekler ise EYLEMDE BULUNURLAR. Bir kadın işinden atıldığı zaman, neden atıldığını bulmaya çalışır; kara kara düşünür, aynı olayları TEKRAR TEKRAR yaşar. İşinden atılan bir erkek ise, HAREKETE GEÇER: Sarhoş olur, birini döver ya da başka bir şekilde DİKKATİNİ DAĞITARAK bu konuyu DÜŞÜNMEZ. Hatta neyin ters gittiğini düşünme zahmetine bile girmeden hemen çıkıp yeni bir iş aramaya başlayabilir.

Depresyon bir DÜŞÜNCE BOZUKLUĞUYSA (ki öyledir); “kötümserlik” ve “düşünceye dalma”, onu KÖRÜKLER. “Çözümleme” eğilimi, depresyonu besler. “Eylemde bulunma” eğilimi, depresyonu kırar. Depresyonun kaynağı konusunda düşüncelere dalan kadın, yalnızca daha fazla depresyona girecektir; öte yandan, DEPRESYONA TEPKİ OLARAK HAREKETE GEÇEN erkek, depresyonu büyük olasılıkla sona erdirebilir.

Düşünceye dalma kuramının yaratıcısı Susan Nolen-Hoeksema’nın bulgularına göre; kadınlar depresyonda oldukları zaman, ne yapmaları gerektİğİnİ DEĞİL DE, ne yaptıklarını değerlendirirken, çoğunluk “Ruh halimi çözümlemeye çalıştım” ya da “Neden kendimi böyle hissettiğimi bulmaya çalıştım” demiştir. Öte yandan erkeklerin çoğunluğu, spor yapmak ya da müzik aleti çalmak gibi, ZEVK ALDIKLARI BİR ŞEY YAPTIKLARINI söylemiş ya da “Ruh halime kafayı takmamaya karar verdim” demişlerdir.

 

 

ŞİMDİ BİR ÇÖZÜM ÖNERME ZAMANI GELDİ:

 

Bir ip cambazı olsaydınız, ipin üzerinde yürüdüğünüz sırada, “düşerseniz ne olacağını düşünmek” pek iyi bir fikir olmazdı. Bunu, düşmemek için sahip olduğunuz tüm beceriye gereksinim duyduğunuz bir anda değil de, başka bir zaman düşünmeniz daha iyi olabilir.

Patronun kaşlarını çatmasının olası en kötü sonuçları konusunda KARA KARA DÜŞÜNMEK, sizi daha iyi bir duruma getirir mi? Yoksa bu öğleden sonra yapacağınız önemli sunuma dikkatinizi vermenize engel mi olur? Demek ki, dikkatinizi olumsuz düşüncelerinizden başka bir şeye vermelisiniz.

Bunu başarmanın üç yolu vardır. Bunların hepsi de KOLAY ama ETKİLİ yöntemlerdir:

 

1) Kolunuza bir parça bant yapıştırmak ya da yüzünüze soğuk su çarpmak gibi FİZİKSEL AÇIDAN DİKKATİNİZİ DAĞITACAK BİR ŞEY yapın ve bunu yaparken kendinize “DUR!” deyin. (Sema’dan SEMAya Not: Bir “paket lastiği”ni bileğinize takıp hafifçe çekip bıraktığınızda yaşadığınız minik acı, fiziksel açıdan dikkatinizi dağıtabiliyor ve o sırada olumlu başka bir şeyle ilgilenmek işe yarıyor, tavsiye ederim.)

 

2) Sorun üzerinde düşünmek için BELLİ BİR ZAMAN BELİRLEYİN. Bu, aynı günün akşamı yarım saat ya da size uyan herhangi bir zaman dilimi olabilir. Düşünceye dalmaya başladığınızda kendinize, “Dur! Bu konuyla akşam yedi buçukta ilgileneceğim” deyin. Kaygı veren düşüncelerin kafanızın içinde dönüp durması süreci, size bir tür işkence gibi gelse de, belli bir amaca hizmet eder: Ele almanız gereken bir konuyu unutmanızı ya da göz ardı etmenizi engeller. Ancak meseleyi yeniden düşünmek üzere bir zaman ayarlarsak, kara kara düşünmemiz için bir neden kalmaz çünkü psikolojik açıdan, bu artık gerekli değildir.

 

3) Sorun yaratan düşünceleri, aklınıza geldikleri anda YAZIN! Artık zamanı geldiğinde bunlara çaresizlik içinde değil, bilerek ve isteyerek geri dönebilirsiniz. İkinci dikkat dağıtma tekniği gibi bu da, kara kara düşünmenin var olma nedenini ortadan kaldırır.

 

DEPRESYONDAN KURTULMA YÖNTEMLERİ VE BİLİŞSEL TERAPİ KONUSU İLGİNİZİ ÇEKTİYSE ŞU YAZIYI DA OKUMANIZI ÖNEMLE TAVSİYE EDERİM:

DEPRESYONDAN KURTULMAK İÇİN TAVSİYE KİTAP - İYİ HİSSETMEK DR. DAVİD BURNS - DERDE DEVA KİTAPLARDAN - TIKLAYINIZ

 


“İşler ters gittiğinde aklınızdan geçenler, duvara çarptığınızda kendinize söyledikleriniz, bundan sonra ne olacağını belirler. Pes mi edeceksiniz, yoksa işleri yoluna koymaya mı başlayacaksınız? Bir terslikle karşılaşmak her zaman, ters giden şeylerle ilgili DÜŞÜNCELERİNİZİ, AÇIKLAMALARINIZI ve YORUMLARINIZI HAREKETE GEÇİRİR. Karşımıza bir terslik çıktığında İLK YAPTIĞIMIZ şey, ONU AÇIKLAMAYA ÇALIŞMAKTIR. Kendi kendimize tersliği yorumlarken yaptığımız açıklamalar, bir sonraki adımımız üzerinde çok önemli bir etkiye sahiptir çünkü DUYGULAR doğrudan, DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ ŞEYLERDEN gelir. “Tehlikedeyim” diye düşünürseniz, kaygı duyarsınız. “Hakkım yeniyor” diye düşünürseniz, öfkelenirsiniz. Bir “kayıp” düşündüğünüzde ise, üzülürsünüz. Peki, bir terslik karşısında devreye giren farklı düşüncelerin sonuçları nelerdir? Açıklayıcı düşüncelerimiz, “Hepsi benim suçum”, “Bu hep böyle kalacak”, “Yaptığım her şeyi etkileyecek” gibi kişisel, kalıcı ve yaygın açıklamalar şekline girdiği zaman, PES EDER ve HAREKETSİZ KALIRIZ. Açıklamalarımız, bunların tam tersi olduğunda ENERJİ KAZANIRIZ. Düşüncelerimizin sonuçları, yalnızca eylemler değil, DUYGULARDIR.” Martin Seligman

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sema'dan SEMAya DER Kİ: "Lütfen yorum yazmaya üşenmeyin; hepimizin moral ve motivasyona ihtiyacı var :) Ama paylaşımı hiç beğenmediyseniz, üşenmenizi anlayışla karşılayabilirim... Şaka şaka, her yoruma açığım; siz yeter ki yazın..." 😊 💖💖💖