BU AYETLERİ OKUYUP ANLAYAN, BİR DAHA ESKİSİ GİBİ OLAMAZ!!!
Belli bir konudaki Kur'an ayetlerini topluca okumak, o konuda temel bir fikre sahip olabilmek için çok büyük yarar sağlar.
(Elbette konuyu daha iyi anlamak için ilgili bölümlere gidip o bölümün tamamını iyice ve belki defalarca okuyup üzerinde derin derin düşünmek gerekecektir. En doğrusu Kur'an'ı sürekli okumak elbette.)
DÜNYA NİMETİ Mİ, AHİRET NİMETİ Mİ? BİZE VADEDİLEN NE?
"HAYIR" İSTERKEN, SAKIN "ŞER" İSTİYOR OLMAYALIM!!!
Yaşadığımız hayat (biz farkında olmasak da), hepimizi öyle bir hale getirdi ki, mümkün olan tüm dünya
nimetlerini istemenin ve bunun için çalışmanın, son derece doğal ve yapılması
gerekli bir eylem olduğunu düşünüyoruz. Bu fikir, maalesef toplum genelinin bilinçaltına iyice yerleşti.
Mesela,
isteklerine kavuşmuş biriyle ilgili olarak, "Allah, yürü ya kulum
dedi!", ya da "Kalbi çok temiz; Allah, ne istediyse verdi!" gibi
cümleleri, günlük yaşamda sıklıkla duyuyoruz.
Diğer
yandan, ev ya da araba anahtarlarını, cüzdanlarını, belli kişilerin mezar
taşlarına sürtüp dua eden, isteklerine kavuşunca çok sevinip aynı yerde şeker
veya sirke dağıtan komşu teyzeleri görerek büyüdük.
Son
yıllardaysa, "ÇEKİM YASASI ile istediğiniz her şeye sahip
olabilirsiniz” bilgisi, her yerde karşımıza çıkıyor…
Peki ama
içimize işlemiş, bilinçaltımıza inmiş tüm bunlar, DOĞRU BİLGİLER Mİ?!
Cevabı,
aşağıdaki ayetlerde saklı. (Saklı değil aslında, SON DERECE AÇIK!)
Eğer
Rabbim size de aşağıdaki ayetlerden haberdar olmayı lütfederse eminim ki
dualarınızın şekli değişecektir. Bu olduğunda, lütfen Allah’a şükretmeyi
unutmayın…
Eûzu billahi mineş-şeytânirracîm. (Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a
sığınırım.)
Bismillahirrahmanirrahîm. (Rahman ve Rahim olan Allah’ın adı
ile...)
FURKAN SURESİ:
17. Onları ve Allah dışındaki taptıklarını haşredeceği gün şöyle sorar: "Şu kullarımı siz mi saptırdınız yoksa onlar mı yoldan çıktılar?"
18. Derler ki: "Tespih ederiz seni; seni bırakıp da başka dostlar edinmek bize yaraşmazdı. Ama SEN ONLARI VE ATALARINI ÖYLESİNE NİMETLENDİRDİN Kİ, ZİKRİ/ KUR'AN'I UNUTTULAR ve helâke giden bir topluluk oldular."
HÛD SURESİ:
15. Her kim İĞRETİ HAYATI VE ONUN SÜSÜNÜ İSTERSE böylelerinin YAPIP ETTİKLERİNİN KARŞILIĞINI, kendilerine BU HAYATTA tam olarak veririz. Onlar dünyada hiçbir eksiltmeye uğratılmazlar.
16. ÖYLELERİDİR Kİ BUNLAR, ÂHİRETTE KENDİLERİ İÇİN ATEŞTEN BAŞKASI YOKTUR. Sanayi olarak ürettikleri, orada işe yaramaz olmuştur. Yapıp ettikleri de bâtıl hale gelmiştir. (Not: İğreti=Gelip geçici)
ŞURA SURESİ:
20. Âhiret ekini isteyenin o ekinini artırırız; dünya ekini isteyene de ondan veririz. AMA BÖYLESİ İÇİN ÂHİRETTE BİR NASİP YOKTUR.
BAKARA SURESİ:
200. ……….. İNSANLARDAN BAZISI ŞÖYLE DER: "EY RABBİMİZ, BİZE DÜNYADA VER!" BÖYLESİ İÇİN ÂHİRETTE BİR NASİP YOKTUR.
201. ONLARDAN KİMİ DE ŞÖYLE YAKARIR: "EY RABBİMİZ, BİZE DÜNYADA DA GÜZELLİK VER, ÂHİRETTE DE GÜZELLİK VER! VE BİZİ ATEŞ AZABINDAN KORU!"
202. İŞTE BÖYLE DİYENLERE KAZANDIKLARINDAN BİR NASİP VARDIR. Allah, hesabı çok çabuk görür.
ZÜMER SURESİ:
49.İnsana bir zorluk/zarar dokunduğunda bize yalvarır-yakarır; sonra ona bizden bir nimet lütfettiğimizde şöyle der: "Bu bir ilim sayesinde verildi bana!" Hayır, öyle değil; o bir fitnedir ama onların çokları bilmiyorlar.
(Sema’dan SEMAya Not: Zümer 49. Ayette geçen “ilim”, “çekim yasası” olmasın!!! Ki aynı konu Kasas suresi 78. ayette de işleniyor.) (Fitne: Ayartma, ara bozma, karışıklık, kargaşa, günah, bela anlamlarına geldiği gibi, deneme ve imtihan anlamlarına da gelir)
KASAS SURESİ:
60. NASİPLENDİRİLDİĞİNİZ
ŞEYLER ŞU İĞRETİ HAYATIN YARARINDAN VE SÜSÜNDEN İBARETTİR. ALLAH'IN KATINDAKİ İSE DAHA HAYIRLI VE DAHA SÜREKLİDİR. Hâlâ aklınızı
işletmeyecek misiniz?
61. KENDİSİNE
GÜZEL BİR VAATTE BULUNDUĞUMUZ, ARDINDAN DA ONA KAVUŞAN KİMSE, ŞU İĞRETİ HAYATIN
YARARIYLA NİMETLENDİRDİĞİMİZ, SONRA KIYAMET GÜNÜNDE HUZURUMUZA DİKİLECEKLER
ARASINA GİREN KİMSE GİBİ MİDİR?
ALİ İMRAN SURESİ:
185. Her benlik ölümü tadacaktır. HAK ETTİĞİNİZ KARŞILIKLAR size, kıyamet günü, eksiksiz bir biçimde
mutlaka verİlecektİr. Ateşten
uzaklaştırılıp cennete sokulan kesinlikle kurtulmuş olacaktır. İğreti-sefil
hayat ALDATICI BİR YARARLANMADAN
başka şey değildir.
186. Yemin olsun ki,
mallarınızda da canlarınızda da imtihan edileceksiniz. ............
İSRA SURESİ:
11. İnsan, hayra davet eder
gibi şerri çağırıyor/insan, hayra duasıyla şerri davet ediyor. İNSAN ÇOK ACELECİDİR.
…………………………………………….
18. PEŞİN
İSTEYENE DÜNYADA PEŞİN VERİRİZ: DİLEDİĞİMİZE DİLEDİĞİMİZ KADAR. SONRA
DA ONA CEHENNEMİ VERİRİZ; YASLANIR ONA, KINANMIŞ VE KOVULMUŞ OLARAK.
19. KİM DE
ÂHİRETİ İSTER VE İNANMIŞ OLARAK ONA YARAŞIR BİR GAYRETLE ÇALIŞIRSA,
böylelerinin gayretleri teşekkürle karşılanır.
KASAS SURESİ:
76. Şu da bir gerçek ki Karun, Mûsa kavmindendi.
Onlara karşı şımarıklık/azgınlık yaptı. Ona öyle hazineler vermiştik ki,
anahtarlarını taşımak, kuvvetli bir grubu bile zorluyordu. Kavmi ona şöyle demişti:
"Şımarma, çünkü Allah, şımaranları sevmez."
77. "ALLAH'IN
SANA VERDİKLERİ İÇİNDE ÂHİRET YURDUNU ARA, DÜNYADAN DA NASİBİNİ UNUTMA.
Allah'ın sana güzel davrandığı gibi sen de güzel davran/ Allah'ın
sana lütufta bulunduğu gibi sen de lütufta bulun. Yeryüzünde
fesat isteyip durma, çünkü Allah fesat peşinde koşanları sevmez."
78. O dedi: "Bu servet bana, bendeki BİR
İLİM SAYESİNDE verildi." Peki o bilmedi mi ki Allah,
önceki nesiller içinden ondan kuvvetçe daha zorlu, sayıca daha çok olanları
bile helâk etmiştir. Günahlarının ne olduğu, günahkârlardan sorulmaz.
79. Karun, süsü-püsü içinde toplumunun karşısına
çıktı. ŞU İĞRETİ DÜNYA HAYATINI AMAÇLAYANLAR dediler
ki: "AH, KARUN'A VERİLENİN BİR BENZERİ
BİZE DE VERİLSEYDİ. GERÇEKTEN O, ÇOK NASİPLİ BİR ADAM!"
80. Kendilerine ilim verilmiş olanlar şöyle
demişti: "Yazıklar olsun size! İman edip hayra ve barışa
yönelik iş yapan kişi için ALLAH'IN
VERECEĞİ KARŞILIK daha üstündür. Ama buna, SADECE SABREDENLER ULAŞTIRILIR."
81. Nihayet, Karun'u da sarayını da yere geçirdik.
Allah'a karşı kendisine yardım edecek yandaşları da yoktu. Kendi kendisine
yardım edebileceklerden de değildi.
82. Akşam onun mevkiine/konumuna imrenenler sabah
şöyle diyorlardı: "Vay be! Allah, kullarından dilediğine rızkı açıp
yayıyor, dilediğine de ölçüyle veriyor/kısıyor. Allah bize lütufta
bulunmasaydı, vallahi bizi de batırmıştı. Demek ki, inkârcılar asla iflah
etmiyorlar."
83. İşte âhiret yurdu! Biz onu, yeryüzünde üstünlük
taslamayanlarla bozgunculuk peşinde koşmayanlara veririz. Sonuç, takva
sahiplerinindir.
(Sema’dan SEMAya Not: 78. Ayette geçen “ilim”,
“çekim yasası” olmasın!!! Ki aynı konu Zümer suresi 49. ayette de işleniyor.)
(Not: İğreti=Gelip geçici)
TEVBE SURESİ:
67. İkiyüzlülerin erkekleri de kadınları da birbirinin aynıdır: Kötülüğe özendirirler, iyilikten alıkoyarlar, harcamamak için ellerini sıkarlar. Onlar Allah'ı unuttular, Allah da onları unuttu. İkiyüzlüler, yoldan sapmışların ta kendileridir.
68. Allah, erkek münafıklara da kadın münafıklara da küfre sapanlara da içinde sürekli kalacakları cehennem ateşini vaat etmiştir. O yeter onlara. Allah lanet etmiştir onlara. Sonu gelmez bir azap var onlar için.
69. Tıpkı sizden öncekiler gibi. Onlar kuvvetçe sizden daha zorlu, mallar ve çocuklar bakımından daha zengindiler. KENDİ NASİPLERİYLE ZEVK SÜRDÜLER. SİZ DE KENDİ PAYINIZA DÜŞENLE ZEVK SÜRDÜNÜZ. TIPKI SİZDEN ÖNCEKİLERİN KENDİ NASİPLERİYLE ZEVKLENDİKLERİ GİBİ. TIPKI ONLARIN DALIP GİTTİĞİ GİBİ SİZ DE DALIP GİTTİNİZ. İŞTE BÖYLELERİNİN AMELLERİ DÜNYADA DA ÂHİRETTE DE BOŞA ÇIKMIŞTIR. İŞTE BÖYLELERİ HÜSRANA BATMIŞTIR.
AHKAF SURESİ:
20. Gün olur, inkâr edenler ateşe arz edilirler. Onlara denir ki: "İYİLİKLERİNİZİ/ NİMETLERİNİZİ, O İĞRETİ DÜNYA HAYATINIZDA SİLİP SÜPÜRDÜNÜZ, ONLARLA ZEVKLENİP EĞLENDİNİZ. Bugünse alçaltıcı azapla cezalandırılacaksınız. Çünkü siz, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladınız ve gerçeğe ters düştünüz."
HADİD SURESİ:
20. BİLİN
Kİ, ŞU İĞRETİ DÜNYA HAYATI BİR OYUN VE EĞLENCEDEN, BİR SÜSTEN, ARANIZDA BİR
ÖVÜNMEDEN, MALLARDA VE EVLATLARDA ÇOĞALMA YARIŞINDAN BAŞKA ŞEY DEĞİLDİR. Bir yağmur misali ki, çıkardığı
bitkiler çiftçilerin hoşuna gider. Ama biraz sonra o ot kurur, sapsarı
kesildiğini görürsün. Nihayet bir ot ufantısı haline gelir. Âhirette şiddetli
bir azap var, Allah'tan bir af ve hoşnutluk da var. Dünya
hayatı bir aldanış/gurur aracından başka şey değildir.
MÜMİN SURESİ:
39. "EY
TOPLUMUM, ŞU İĞRETİ DÜNYA HAYATI, GEÇİCİ BİR NİMETLENMEDEN İBARETTİR. ÂHİRETSE
SÜREKLİ DURULACAK YURDUN TA KENDİSİDİR."
VAKIA SURESİ:
41. Ve şomluk ve uğursuzluk yâranı. Nedir şomluk ve uğursuzluk yâranı?
42. İliklere işleyen bir ateş ve kaynar su içinde,
43. Simsiyah bir gölge altındadırlar.
44. Ne serindir ne de cömert.
45. ÇÜNKÜ ŞOMLUK YÂRANI, BUNDAN ÖNCE SERVET VE REFAHLA ŞIMARANLARDI.
ŞUARA SURESİ:
205. Görmedin mi ki, biz onları yıllarca nimetlendirsek de,
206. Sonra, tehdit edildikleri şey kendilerine ulaşsa,
207. O yararlandıkları nimetler onların hiçbir işine yaramaz.
ALİ İMRAN SURESİ:
14.Kadınlara, oğullara, altın ve gümüşten
oluşturulmuş yığınlara, salma atlara, davarlara ve ekinlere tutkunlukların
sevgisi, insanlar için süslenip püslenmiştir. Tüm bunlar geçici-iğreti hayatın
nimetidir. Allah'a gelince, varılacak yerin en güzeli onun yanındadır.
ALİ İMRAN SURESİ:
145. Allah'ın izni olmadıkça hiçbir kişi ölmez. Vakti
belirlenmiş bir yazıdır o. Dünya çıkarını gözetene ondan
veririz; âhiret yararını gözetene de ondan veririz. Şükredenleri
ödüllendireceğiz biz.
TEVBE SURESİ:
55. ONLARIN
MALLARI DA EVLATLARI DA SENİ İMRENDİRMESİN. İŞ SADECE ŞUDUR: ALLAH
ONLARA ŞU İĞRETİ HAYATTA AZAP ETMEYİ VE CANLARININ KÜFRE SAPMIŞ BİR HALDE
ÇIKMASINI İSTİYOR.
ALİ İMRAN SURESİ:
196. Küfre sapanların öyle belde belde dolaşmaları
seni sakın aldatmasın.
197. AZICIK
BİR NİMETLENMEDİR O. Sonra onların
varacağı yer cehennem olacaktır. Ne kötü yataktır o!
198. Ama Rablerinden korkanlar için altlarından
ırmaklar akan cennetler var. Allah katından bir konukseverlikle sürekli
kalıcıdırlar orada. ALLAH KATINDAKİ ÖDÜLLER İYİLER İÇİN
DAHA HAYIRLIDIR.
YUNUS SURESİ:
7. Şu bir gerçek ki, bize kavuşmayı ummayanlar, İĞRETİ HAYATLA TATMİN BULUP ONUNLA RAHATLAYANLAR ve ayetlerimizden
uzaklaşıp gaflete dalanlar,
8. Kazandıkları şeyler yüzünden, varış yerleri
ateş olacakların ta kendileridir.
9. İman edip hayra ve barışa yönelik amel
sergileyenlere gelince, Rableri onları imanlarıyla doğruya ve güzele iletir.
Nimetlerle dolu cennetlerde onların altlarından ırmaklar akacaktır.
10. Orada onların yakarışı, "Tespih ederiz seni
ey Allahımız!" ve birbirlerine esenlik dilemeleri, "selam"
şeklindedir. Ve onların son çağırışları şudur: "Bütün övgüler âlemlerin
Rabbi Allah'adır."
11. Allah, insanlara şerri, ONLARIN HAYRI ACELE İSTEDİKLERİ GİBİ çabucak
verseydi, ecellerinin onlara ulaşmasına çoktan hükmedilmiş olurdu. Ama
biz, bize kavuşmayı ummayanları kendi azgınlıkları içinde körü körüne
bocalamaya bırakırız.
BAKARA
SURESİ:
219. “….
Ve sana neyi
infak edeceklerini de
soruyorlar. De ki: "Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü
olduklarınıza yeterli olanından artanını VERİN."
Allah, ayetleri size işte böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.”
BAKARA SURESİ:
214. YOKSA
SİZ, SİZDEN ÖNCE GELİP GEÇMİŞ OLANLARIN KARŞILAŞTIKLARININ BENZERİ BAŞINIZA
GELMEDEN CENNETE GİRECEĞİNİZİ Mİ SANDINIZ? Onlara şiddetler,
belalar ve zorluklar gelip çattı; sarsıldılar. Öyle ki, resul ve onunla
birlikte inananlar, "Allah'ın yardımı ne zaman?" diye yakarıyordu.
Haberiniz olsun ki, Allah'ın yardımı çok yakındır.
ALİ İMRAN SURESİ:
141. Tüm bunlar, Allah iman edenleri iyice seçip
arındırsın ve küfre sapanları mahvetsin diyedir.
142. Yoksa siz, Allah içinizden
uğraşıp didinenleri seçmeden, sabredenleri seçmeden cennete gireceğinizi mi
sandınız?
ALİ İMRAN SURESİ:
195. Rableri onlara cevap verdi: "Ben
sizden, erkek-kadın hiçbir çalışanın ürettiğini boşa çıkarmayacağım. Hep
birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkenceye
uğratılanlar, çarpışıp da öldürülenler var ya, onların kötülüklerini yemin
olsun örteceğim. Ve yemin olsun ki onları, Allah katından bir karşılık olarak,
altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım." ALLAH KATINDADIR KARŞILIKLARIN EN GÜZELİ.
İNSAN SURESİ:
27 Bunlar, HEMEN
GELECEK OLANI SEVİYORLAR da ötelerindeki zorlu bir günü ihmal
ediyorlar.
KIYAMET SURESİ:
20 Hayır, hayır! Siz hemencecik geleni
seversiniz.
21 Ve sonradan geleceği terk edersiniz.
TEVBE SURESİ:
111. Allah, müminlerin canlarını
ve mallarını, karşılığında kendilerine cennet vermek üzere satın almıştır. Allah
yolunda çarpışırlar da öldürürler, öldürülürler. Allah'ın; Tevrat'ta, İncil'de
ve Kur'an'da kendi üzerine hak olarak yazdığı bir vaattir bu. Ahdine, Allah'tan
daha vefalı kim var? Perçinlediğiniz bu antlaşmanızdan ötürü müjdeler olsun
size. İşte budur o büyük başarının ta kendisi.
BAKARA SURESİ:
155 Yemin olsun ki, sizi korku,
açlık; mallardan-canlardan-meyvelerden eksiltme türünden bir şeyle mutlaka
imtihan edeceğiz. Sabredenlere müjdele.
156 Onlara bir
ıstırap gelip çattığında şöyle derler: "Biz Allah içiniz ve sonunda O'na
dönüp gideceğiz."
157 İşte
böyleleri üzerine Rablerinden selamlar, bereketler var, bir rahmet var. İşte
bunlardır iyiye ve güzele ermiş olanlar.
NUR SURESİ:
37. Öyle erler vardır ki, bir ticaret de bir
alış-veriş de onları Allah'ın zikrinden/Kur'an'ından, namaz kılmaktan, zekât
vermekten alıkoyamaz. Onlar, kalplerle gözlerin döneceği/yer değiştireceği
günden korkarlar.
38. Ki Allah kendilerine, YAPIP İŞLEDİKLERİNİN en
güzelini versin ve lütfundan onlara artışlar sağlasın. Allah
dilediğini hesapsızca rızıklandırır.
HİCR SURESİ
1. Elif, Lâm, Râ. İşte sana o Kitap'ın ve açık
anlatımlı Kur'an'ın ayetleri.
2. O küfre batmış olanlar zaman zaman, keşke Müslüman
olsaydılar diye derin bir özlem duyarlar.
3. Bırak onları yesinler, nimetlenip
zevk etsinler ve sonu gelmez arzu kendilerini oyalasın. Ama
yakında bilecekler.
SEBE SURESİ:
34. Biz, hangi ülkeye bir uyarıcı göndermişsek, onun SERVET VE REFAHLA şımaranları mutlaka
şöyle demişlerdir: "Biz, sizin elçilik yaptığınız şeyi inkâr
ediyoruz!"
35. Şunu da söylemişlerdir: "Biz,
malca da evlatça da çoğuz. Azaba uğratılacak olanlar, bizler değiliz."
36. De ki: "Rabbim, dilediğine rızkı
genişletip açar, dilediğine ölçülü verir/kısar. Fakat insanların çokları
bilmiyorlar."
37. Sizi bize yaklaştırıp,
katımızda size yakınlık sağlayacak olan, ne mallarınızdır ne de çocuklarınız. İman
edip hayra ve barışa yönelik iş yapanlar müstesna. Onlara, yaptıklarının kat
kat fazlası ödül vardır. Onlar, seçkin odalarda güven içindedirler.
MÜMİNUN SURESİ:
54. Artık sen onları bir süreye kadar kendi gafletleri
içinde bırak.
55. Sanıyorlar mı ki,
kendilerine verdiğimiz mal ve oğullarla güçlendiriyoruz onları,
56. Ve iyiliklerine koşuyoruz.
Hayır, farkında olmuyorlar.
BAKARA SURESİ:
86 İşte bunlar, âhiret karşılığında dünyayı
satın alan kişilerdir. Azap, hafifletilmeyecektir
onlardan. Hiçbir şekilde yardım da edilmeyecektir onlara.
EN’AM SURESİ:
42. Andolsun ki, senden önce de ümmetlere elçiler
göndermiştik. O ümmetleri, bize yaklaşıp sığınsınlar diye zorluklar ve
darlıklarla yakalamıştık.
43. Zorluğumuz kendilerine gelip çattığında bir
sığınabilselerdi! Ne yazık ki kalpleri katılaştı; şeytan, yapmakta olduklarını
onlara süslü-püslü gösterdi.
44. Öğütlenmeye çağırıldıkları
şeyi unutunca, HER
ŞEYİN KAPILARINI ÜZERLERİNE AÇIVERDİK. NİHAYET, KENDİLERİNE VERİLENLE sevinç şımarıklığına
daldıkları bir sırada, ansızın onları yakaladık. Tüm ümitlerini bir anda
yitirdiler.
45. Böylece, zulme saplanan topluluğun kökü
kesilmişti; hamt olsun âlemlerin Rabbi'ne!
EN’AM SURESİ:
70. Dinlerini oyun ve eğlence haline getirmiş, dünya
hayatı kendilerini aldatmış olanları bırak
da o Kur'an ile şunu hatırlat: Bir kişi, kendi elinin
üretip kazandığına teslim edilirse onun, Allah dışında ne
bir dostu kalır ne de şefaatçısı. Her türlü fidyeyi verse de ondan kabul
edilmez. İşte bunlar, kazandıklarına teslim edilmişlerdir.
Nankörlük ettiklerinden ötürü onlar için kaynar sudan bir içki ve korkunç bir
azap vardır.
ALİ İMRAN SURESİ:
146. Nice peygamber, beraberinde kendisini Rabb'e
adayan birçok kişi bulunduğu halde savaşmıştır. Onlar, Allah yolunda
kendilerine gelip çatan zorluklar yüzünden gevşememiş, zayıflık
göstermemiş, susup pusmamışlardır. Allah sabredenleri sever.
147. Sözleri yalnız şu olmuştur: "Ey Rabbimiz!
Bağışla bizim günahlarımızı, affet işlerimizdeki taşkınlığımızı, sağlam bastır
ayaklarımızı ve yardım et bize küfre sapan topluma karşı!"
148. ALLAH
DA ONLARA, HEM DÜNYA NİMETİNİ VERDİ HEM DE ÂHİRET SEVABININ EN GÜZELİNİ. Allah,
güzel düşünüp güzellik sergileyenleri sever
KEHF SURESİ:
56. Biz, elçileri sadece müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz.
Küfre sapanlar ise bâtıla yapışarak onunla hakkı kaydırmak için uğraşıyorlar.
Onlar, ayetlerimi ve uyarıldıkları şeyleri eğlence edindiler.
57. Kendisine Rabbinin ayetleri hatırlatıldığı halde, onlardan yüz çeviren
ve iki elinin hazırlayıp önden gönderdiği şeyleri unutandan daha zalim
kim olabilir? Şu bir gerçek ki, biz onların kalpleri üzerine onu anlamamaları
için kabuklar geçirdik, kulakları içine de ağırlıklar koyduk. Onları hidayete
çağırsan da bu durumda hidayete asla ulaşamazlar.
58. O affedici, o rahmet sahibi Rabbin, onları, KAZANDIKLARI YÜZÜNDEN hesaba çekseydi, kendileri için azabı
mutlaka çabuklaştırırdı. Böyle olmamıştır, ama onlar için, hiçbir kaçıp
kurtulma imkânı bulamayacakları bir hesap sorma zamanı öngörülmüştür.
HÜMEZE SURESİ:
2. O ki, mal biriktirdi, onu saydı da saydı,
3. Sanır ki, malı
sonsuzlaştıracaktır kendisini.
4. Hayır, iş, sandığı gibi değil! Yemin olsun
ki fırlatılıp atılacaktır o kırıp geçirene, yalayıp yutana/Hutame'ye.
MÜRSELAT SURESİ:
45. Vay haline o gün, yalanlayanların!
46. Yiyin ve birazcık
nimetlenin. Suçlularsınız siz.
47. Vay haline o gün, yalanlayanların!
48. Onlara, "rukû' edin!" dendiğinde rukû
etmezler.
49. Vay haline o gün, yalanlayanların.
50. Artık bundan sonra hangi hadise/söze iman
edecekler?
İNŞİKAK SURESİ:
10. Kitabı arka tarafından verilen,
11. Bir ölüm çağıracak,
12. Ve korkunç ateşe girecektir.
13. O, ailesi içinde sevinçli idi.
14. Daha düşkün bir konuma asla geçmeyeceğini
sanmıştı.
15. Hayır! Rabbi onu iyice görmekteydi.
16. İş, sandıkları gibi değil!.....
TUR SURESİ:
17. Korunup sakınanlar; cennetler, nimetler içindedir.
18. Rablerinin kendilerine verdikleriyle keyif
çatarlar. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.
19. "YAPIP
ETTİKLERİNİZİN KARŞILIĞI OLARAK afiyetle yiyin, için;
20. Art arda dizilmiş koltuklar üzerinde yaslanmış
olarak." Ve biz onları parlak, iri gözlü hurilerle eşleştirmişizdir.
ZÜHRUF SURESİ:
33. İnsanlar bir tek ümmet haline gelmeyecek
olsalardı, o Rahman'a nankörlük edenlerin evlerine gümüşten tavanlar çatar,
sırtlarına binip yükselecekleri merdivenler/asansörler yapardık.
34. Evlerine kapılar, üzerlerinde yan yatacakları
koltuklar yapardık;
35. Her yanda süsler oluştururduk. İşte
bütün bunlar, şu iğreti dünya hayatının nimetidir. Rabbinin katındaki âhiret
ise takva sahipleri içindir.
36. Kim Rahman'ın Zikri'ni görmezlikten gelip ondan
uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur.
37. Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar. Onlarsa
kendilerinin hâlâ hidayet üzere olduklarını sanırlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sema'dan SEMAya DER Kİ: "Lütfen yorum yazmaya üşenmeyin; hepimizin moral ve motivasyona ihtiyacı var :) Ama paylaşımı hiç beğenmediyseniz, üşenmenizi anlayışla karşılayabilirim... Şaka şaka, her yoruma açığım; siz yeter ki yazın..." 😊 💖💖💖