KUR'AN-I KERİM'DE YER ALAN HARİKA PEYGAMBER DUALARI VE DİĞER ÖRNEK DUALAR
Dikkatinizi çekmek isterim ki, bunlar sıradan insanların ağzından çıkmış sıradan dualar değil! Rabbimizin bize, yüce kitabında örnek olarak sunduğu ve muhtemelen bizim de aynı şekilde tekrar etmemizi istediği dualar bunlar! Yüzyıllar-binyıllar öncesinden, hiç değiştirilmeden günümüze kadar gelen ve bir peygamberin ağzından çıkan yakarış cümlelerini tekrarladığımızın farkına vararak okuyalım inşallah. O harika insanlar, bu dualarla güç, kuvvet, şifa, huzur ve çözümler bulmuşlar... Yani insana asıl huzur veren, Allah'ın peygamberleriyle aynı ifadeyi, aynı duayı paylaşabiliyor olmak, onlarla duygudaşlık kurabilmek oluyor; bu bilinçle okuyun, beni anlayacaksınız.
Firavun'la konuşması ve onu uyarması istendiğinde, bu görevden korkup çekinen Musa Peygamberin, görevi hakkıyla yapabilmek için Rabbinden yardım istediği dua:
"... Rabbim, göğsümü açıp genişlet; işimi bana kolaylaştır. Dilimden düğümü çöz ki sözümü iyi anlasınlar." Tâhâ Suresi (25-28). Ayetler
(Bu ayetle ilgili Goethe’den aktarılan bir söz vardır: "Allah’ım! Musa Peygamber Kur’an’da nasıl dua ettiyse, ben de öyle dua etmek istiyorum: 'Sıkıntılı göğsümü sen ferahlat!'")
(Benim Kur'an'dan ezberlediğim ve hayran olduğum ilk dua bu olmuştur. Bir iş görüşmesi, okuldaki sözlü sınav veya sizi geren bir buluşma öncesinde, yani konuşmanın zor geldiği bir anda, bu duayı sizlerin de hatırlayabilmenizi dilerim...)
Peygamber efendimizin duası:
".... Rabbim! Beni, gireceğim yere doğruluk-dürüstlükle sok, çıkacağım yerden doğruluk-dürüstlükle çıkar. Katından bana yardımcı bir güç/kanıt ver. Hak geldi bâtıl yıkılıp gitti. Bâtıl, yok olmaya zaten mahkûmdu." İsra Suresi 80. Ayet
(Kendinizi gergin hissedebileceğiniz bir ortama girmek üzereyken bu duayı hatırlayın inşallah... Tanımadığım bir ortama girerken okurum; şükürler olsun ki bana hep huzur vermiştir.)
SABAH DUASI |
"....."Ey Rabbimiz, katından bir rahmet ver bize ve bizim için bir çıkış yolu lütfet işimize."" Kehf Suresi 10. Ayet
(Bizi çok zorlayan ve hiçbir umut ışığı göremediğimiz bir anda, korkup paniğe kapılmak ya da susup-küsüp bir köşeye sinmek yerine, bu dua ile kendisine yönelebilmeyi, Rabbim hepimize nasip etsin inşallah...)
"..... "Dert/zorluk gelip çattı bana; sen, rahmet edenlerin en merhametlisisin!"" Enbiya Suresi 83. ayet
Karıncanın konuşmasını duyduğunda; babası Davud Peygamber'e ve kendisine, Allah katından lütfedilen "hayvanların dilini anlama" nimetini bir kez daha idrak edip mutlu olan Süleyman Peygamberin, hemen o anda yaptığı dua:
"... Rabbim, bana ve ebeveynime lütfettiğin nimetine şükretmeme, hoşnut olacağın hayırlı ve barışçıl bir iş yapmama imkân ver. Ve rahmetinle beni iyilik ve barışı seven kullarının arasına sok." Neml Suresi 19. Ayet
(Süleyman Peygamberin yapmış olduğu bu dua, neredeyse aynı şekilde Ahkaf Suresi 15. Ayette tekrarlanır ve yiğitlik çağına erip 40 yaşına gelmiş kişilerin ettiği dua olarak bize tanıtılır.
İşte o harika ayet: "Nihayet, yiğitlik çağına gelip kırk yıla erdiğinde şöyle der: "Rabbim; beni, bana ve ebeveynime verdiğin nimete şükretmeye, hoşnut olacağın iyi bir iş yapmaya yönelt! Soyum içinde, benim için barışı gerçekleştir. Sana yöneldim ben, sana teslim olanlardanım ben!" Ahkaf Suresi 15. ayet)
(Sevgili peygamberimize ilk vahyin, 40 yaşındayken indiği bilgisini de buna ekleyecek olursak, demek ki hayatta büyük işler aslında kırkından sonra başlıyor! O halde ümidi asla kesmemek gerek!
Ayrıca buradaki asıl hikmeti, yani Rabbimizin bize lütfedip de öğrettiği çok değerli bilgiyi umarım kaçırmazsınız: Verilen nimetleri fark edip onları dile getirmek, onlar için şükretmek ve ardından, hayra ve barışa yönelik bir iş yapmak, kurtuluşa giden yol olarak bize Kur'an'da pek çok yerde anlatılır. )
Yaşadığı "kuyuya atılma", "suçsuz yere yıllarca zindanda kalma" gibi şerlerin, hep şeytan ve nefs kaynaklı olduğunu; tüm bu süreçte ve sonrasında yaşanan hayırların ve yardımların da Allah'tan olduğunu söyledikten hemen sonra, Yusuf Peygamberin coşkuyla yaptığı dua:
"Rabbim, sen bana mülk ve saltanattan bir nasip verdin. Olayların ve düşlerin yorumundan bana bir ilim öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Benim dünyada da âhirette de Velî'm sensin. Beni müslüman olarak öldür ve beni barışsever hayırlı kullar arasına kat." Yusuf Suresi 101. ayet
Güçlü ve kalabalık ordulara sahip olan düşman Calut'la karşılaştıklarında, mümin askerlerin Rablerine yakarışı şu şekildeydi: (Nitekim sonuçta Hz. Davut, Calut'u öldürdü ve inananlar, o güçlü ordulara karşı galip geldiler.)
".... "Ey Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır. Ayaklarımızı yere sağlam bastır. Ve küfre sapanlara karşı bize yardım et!" Bakara Suresi 250. ayet
(Asker yakınlarımızı belki bu duadan haberdar edebiliriz. İnşallah hiçbirinin ihtiyacı olmasın.)
"Rabbim, sen bana mülk ve saltanattan bir nasip verdin. Olayların ve düşlerin yorumundan bana bir ilim öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Benim dünyada da âhirette de Velî'm sensin. Beni müslüman olarak öldür ve beni barışsever hayırlı kullar arasına kat." Yusuf Suresi 101. ayet
Güçlü ve kalabalık ordulara sahip olan düşman Calut'la karşılaştıklarında, mümin askerlerin Rablerine yakarışı şu şekildeydi: (Nitekim sonuçta Hz. Davut, Calut'u öldürdü ve inananlar, o güçlü ordulara karşı galip geldiler.)
".... "Ey Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır. Ayaklarımızı yere sağlam bastır. Ve küfre sapanlara karşı bize yardım et!" Bakara Suresi 250. ayet
(Asker yakınlarımızı belki bu duadan haberdar edebiliriz. İnşallah hiçbirinin ihtiyacı olmasın.)
Hz. Musa’nın çağrısına, imana gelip inandıkları için Firavun tarafından elleri ve ayakları çaprazlama kesilerek asılacak olan BÜYÜCÜLERİN yaptıkları son dua:
“… Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır. Canımızı Müslümanlar olarak al." A’raf Suresi 126. ayet
Musa peygamberin kavmi, onun yokluğunda bir buzağı heykeline tapınmış ve sonra sapmış olduklarını fark ettiklerinde Allah'a tövbe olarak şöyle yakarmışlardı:
(Demek ki ne hata yapmış olursak olalım, tövbe şansı hep var; bu ayet bize bunu hatırlatsın ve umudumuzu yeşertsin inşallah... Kanıt isterseniz, işte 152 ve 153. ayetler:)
"Buzağıyı ilah edinenler var ya, yakında onlara Rablerinden bir öfke ve dünya hayatında bir zillet ulaşacaktır. İftiracıları böyle cezalandırırız biz. Günahlar işlendikten sonra tövbe ile iman edenlere gelince, o tövbe ve imandan sonra Allah çok affedici, çok merhametli olacaktır." A'raf Suresi 152 ve 153. ayetler (Bu konu sizin için önemliyse, Nisa Suresi 17 ve 18. ayetleri de mutlaka bilmelisiniz derim.)
Nuh peygamberin duası:
"Rabbim! Beni, anne-babamı, inanmış olarak evime gireni, tüm inanmış erkekleri ve inanmış kadınları affet! Zalimlerin de sadece helâk ve perişanlığını artır!" Nuh Suresi 28. Ayet
İbrahim Peygamberin duası:
“Rabbimiz, hesabın ortaya geleceği gün; beni, anne-babamı ve inananları affet!" İbrahim Suresi 41. Ayet
İbrahim Peygamberin, oğlu İsmail'le birlikte Kabe duvarlarını inşa ederken yaptıkları dua:
".... "Rabbimiz, bizden gelen niyazları kabul buyur; sen, evet sen, Semi'sin; her şeyi çok iyi duyarsın; Alim'sin, her şeyi çok iyi bilirsin." Bakara Suresi 127. ayet
Meleklerin, iman sahipleri için ettikleri dua:
"... Rabbimiz! Sen her şeyi rahmet ve ilim halinde kuşattın. Tövbe edip senin yoluna uymuş olanları bağışla ve onları cehennem azabından koru! Ey Rabbimiz, onları kendilerine vaat etmiş olduğun Adn cennetlerine koy! Atalarından, eşlerinden, zürriyetlerinden barışa yönelenleri de. Azîz ve Hakîm olan, hiç kuşkusuz sensin, sen! Koru onları kötülüklerden! O gün kötülüklerden koruduğuna mutlaka rahmet etmişsindir sen. İşte budur o en büyük kurtuluş ve eriş." Mümin Suresi (7-9) Ayet
Kur'an-ı Kerim'de geçen ve bizlere birer örnek olarak sunulan harika dualardan birkaçı şöyle:
“Ey Rabbimiz! Bizi doğruya ve güzele yönelttikten sonra kalplerimizi bozup eğriltme ve bize katından bir rahmet bağışla. Sen, yalnız sen Vahhâb'sın, bol bol bağışta bulunansın. Ey Rabbimiz! Sen Câmî'sin; insanları varlığında kuşku bulunmayan bir günde mutlaka toplayacaksın. Allah, sözünü yerine getireceği yer ve zamanı asla şaşırmaz.” Ali İmran (8-9). Ayetler
"Ey Rabbimiz! Bir çağırıcının, 'Rabbinize inanın!' diye imana çağırdığını işittik ve iman ettik. Ey Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla bizim. Kötülüklerimizin üstünü ört ve bize iyilerle birlikte ölmek nasip et. Ey Rabbimiz! Resullerin aracılığıyla bize vaat etmiş olduklarını ihsan buyur, kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, vaadinden dönmezsin." Ali İmran suresi 193-194. Ayetler
“... Ey Rabbimiz! Bize dünyada da güzellik ver, ahirette de güzellik ver ve bizi ateş azabından koru.” Bakara Suresi 201. ayet
Şöyle yakar: "Rabbim! Affet, merhamet et! Sen merhametlilerin en hayırlısısın!" Müminun suresi 118. Ayet
Kullar ki şöyle derler: "Ey Rabbimiz, kuşkusuz olarak sana inandık. Bağışla günahlarımızı, ateş azabından koru bizi." Ali İmran suresi 16. ayet
"... Ey Rabbimiz! Bağışla bizim günahlarımızı, affet işlerimizdeki taşkınlığımızı, sağlam bastır ayaklarımızı ve yardım et bize küfre sapan topluma karşı!" Ali İmran suresi 147. ayet
"Rabbimiz, cehennem azabını bizden uzak tut! Doğrusu, onun azabı inatçı ve yapışkandır." Furkan Suresi 65. ayet
"Rabbimiz, eşlerimizden ve çocuklarımızdan bize göz aydınlığı bağışla. Bizi takvaya sarılanlara önder kıl." Furkan Suresi 74. ayet
İLGİNİZİ ÇEKTİYSE, ŞU SAYFAYA DA BİR GÖZ ATMANIZI ÖNERİRİM: HUZUR VE UMUT VEREN KISA KUR'AN AYETLERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sema'dan SEMAya DER Kİ: "Lütfen yorum yazmaya üşenmeyin; hepimizin moral ve motivasyona ihtiyacı var :) Ama paylaşımı hiç beğenmediyseniz, üşenmenizi anlayışla karşılayabilirim... Şaka şaka, her yoruma açığım; siz yeter ki yazın..." 😊 💖💖💖